Türkiye'nin büyümesi Emperyalist ülkeleri tedirgin ediyor
Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik, piyasalarda yaşanan gelişmeleri değerlendirip iş dünyasının önümüzdeki dönem alması gereken önlemleri sıraladı. Kredi destekleriyle iş dünyasına can suyu verdiğini söyleyen Keyik, 2018'in bu yıldan daha kötü olmayacağını ama belli bir süre daha ekonominin beklenen seviyeye ulaşamayacağını söyledi.
Dolar'daki hızlı artışın, Türkiye'nin ekonomik ve siyasi istikrarını bozmaya çalışan, toprak bütünlüğüne zarar vermek isteyen emperyalist ülkelerin gerçekleştirdiği suni bir pompalama olduğunu, Merkez Bankasının yapacağı müdahalelerle piyasaların yeniden dengeleneceğini ifade eden BUTSO Başkanı Keyik, Rusya ve İran'la Soçi'deki yakınlaşmanın ABD ve Avrupa'yı tedirgin ettiğini vurguladı.
Burdur'da önde gelen sektörlerin de ülkede yaşanan sıkıntılardan etkilendiğini dile getiren Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik, "Genel anlamda baktığımız zaman bilhassa Burdur'un ekonomik yükünü çeken sektörleri değerlendirdiğimizde tarım ve hayvancılık, et ve süt, mermer gibi alanlarda elle tutulur gözle görülür bir sıkıntı görünmüyor."dedi.
Küçükbaş hayvancılık önemli
Et ve sütte yaşanan gelişmeleri paylaşıp, birçok kişi gibi küçükbaş hayvancılığın teşvik edilmesi gerektiğini vurgulayan Yusuf Keyik, "Yem pahalı olmasına rağmen sütün 1.40 TL olması kötü değil. Günün şartlarına baktığımız zaman hakikaten işini iyi yapan bir hayvancılık işletmesi, yeminin bir kısmını kendi yetiştiren, ekonomik olarak ölçülü hareket eden, verimlilik açısından ciddi çalışmalar yapan firmalar, 1.40 TL rakamıyla para kazanırlar. Et malum ülke genelinde sıkıntı var. Tüketicinin yapılan uygulamalardan şikayetçi olduğunu düşünmüyorum. Burada yapılan yanlış ülke hayvancılığını desteklemekten ziyade dışarıdan et ithalatı yapmak. Bu çok hoşumuza giden bir çalışma değil. Bu ithalat olayının da çok uzun süreceğini düşünmüyorum. Türk Hayvancılığı, uzun vadede yine halkın et ihtiyacını karşılayacaktır. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının stratejik planlamaları var, bunları yıllardır yapamadı. Küçükbaş hayvancılığı malesef ülkemizde yok ettik. Şimdi toparlamaya çalışıyoruz ama kısa vadede olacak işler değil. Küçükbaş hayvan hazır yem yemiyor. Çobanla güdülmesi gerekiyor. Günümüz şartlarında da çoban bulmak zorlaştı. Gençlerimiz köyleri terk etti, yaşlılarımız hayvan güdmeyi yapacak pozisyonda değiller. Bu zincir halkaları kopartılmadan devam ettirilmesi gerekiyordu. Bunlarla ilgili çalışmalar yapılıyor ama geri dönüşünü görmemiz kısa vadede zor görünüyor." dedi.
Mermerde sıkıntı yok, mamülde yaşandı
2017'de Mermer sektörünün blok satışlarına devam ettiğini ve herhangi bir sorun yaşanmadığını ifade eden Başkan Keyik, kışın piyasanın biraz daha yavaşlayacağını söyleyip, mamülde yaşanan sıkıntıları "Mamülde bu yıl sıkıntı yaşandı. Mamül firmaları sezondan memnun değillerdi. Dünya ekonomisine bağlı daralmadan fiyatların geri çekilmesi ve Türkiye'deki mamül üretiminin maliyetlerinin yüksek olup, düşük fiyatlarla karlılık sağlamaması etkiledi. Dünyadaki rakiplerle rekabet edebilmek için girdilerin düşük olması lazım ki fiyat rekabeti yapabilesiniz. Bundan dolayı bir sıkıntı yaşandı." diyerek açıkladı.
Toplumsal güven olmayınca ekonominin önemi yok
Ortadoğu ülkelerinde yaşanan sorunların, Türkiye ve Burdur'u da etkilediğini paylaşan Yusuf Keyik, bölgede yaşanan terör olaylarının ve siyasi istikrarsızlığın, yatırımların önünü kestiğini bu nedenle ihracatın yapılamaz hale geldiğini ifade edip, "Dünyada yaşanan ekonomik sıkıntıları da takip ediyoruz. Avrupa yıllardır %2-3 büyüme oranının üstüne çıkamıyor. Amerika öylesine. Büyüyen ülkelere baktığımızda Çin, Hindistan, Türkiye gibi ülkeler. Çin'e blok mermer satışı dışında ürün gönderemiyoruz, Hindistan'da bir takım ambargolardan dolayı taş alıp vermede sıkıntılarımız var. Büyüyen ülkelerde doğaltaş ticareti mamül olarak yapılamıyor. Sadece Avrupa ülkelerine, İsrail'e, Ortadoğu ülkelerine yapıyoruz. Ortadoğu ülkelerinde Arap Baharından bu yana yaşamsal sıkıntılar var. Bu sıkıntıların içinde ekonomide veya inşaat sektöründe hızlı bir çalışma beklemek mümkün değil. Sudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Lübnan, Mısır, Suriye, Irak, Ürdül, Libya hep karışık. Yani bizim doğrudan ticaret yapacağımız pazarlarımızın hepsinde sıkıntı görünüyor. Jeopolitik olaylardan dolayı Türkiye'nin Rusya'ya yaklaşması var. Bizim ilk olarak yapmamız gereken komşu ülkelerden bize gelen terör saldırılarını durdurmak. Bu terör saldırılarını durdurabilmek için de komşularımızın istikrarlı ülkeler haline gelmesi gerekiyor. Öncelikle toplumsal güveni sağlamak gerekiyor ki ekonomik gelişimimizi sürdürelim. Huzurumuz yoksa, paramızın olması hiç birşey ifade etmiyor. Türkiye'nin son dönemde komşu ülkelerle ilgili attığı adımlar olumlu. Rusya, İran ve Türkiye'nin bu problemleri toprak bütünlüklerini sağlayarak çözme noktasında bir araya gelmeleri ABD ve Avrupa gibi Emperyalist ülkeleri rahatsız ediyor. Bu yüzden ciddi saldırılara uğruyoruz. Bu zaman zaman terör saldırıları, zaman zaman ekonomik saldırılar olarak kendisini gösteriyor. Bugün Dolar'ın yükselişi, Suriye'yle ilgili ciddi adımların atılmasından kaynaklanıyor. Soçi'de Türkiye, Rusya ve İran'ın bir araya gelmesinden dolayı son derece rahatsızlar. Tüm dünyanın gözü önünde YPG'ye yaptıkları yardımları görüyoruz. Tamamen Türkiye'nin huzurunu kaçıracak çalışmalar, Türkiye'ye yönelik çalışmalar olduğunu görüyoruz. Müddefik bir ülke olmamıza rağmen bunlara maruz kalıyoruz." dedi.
İşimiz kolay değil
"Ülkede ve bölgede bütün yaşananlara rağmen baktığımızda sabah herkes işyerlerini açıyor, üretmeye çalışıyor, ekonomiye katkı sağlamaya çalışıyor. İşimiz kolay değil." diyen BUTSO Başkanı Keyik, 2018'den de çok ümitli olmadığını aktarıp. "Belki büyümemizi aynı rakamlarda tutacağız, elimizden geleni yapacağız ama rahatlama çok fazla olmayacak." sözleriyle görüşlerini paylaştı.
Hükümetin ekonomide yaşanan sorunları önlemek, piyasaları canlandırmak için ciddi katkılar verdiğini söyleyen Keyik, "Bundan yaklaşık 1 ay önce Esnaf Kefalet Kooperatifleri aracılığıyla 500 Bin TL'ye kadar işyeri edindirme kredisi, ticari araç alma kredisi vermeye başladı. Bunlar olumlu gibi görünüyor ama borçlandırarak nereye kadar gideriz. Bunun tersini de görmek gerekiyor. Bu kredileri almak, dağıtmak güzel ama kredilerin karşılığında kazanılabilecek işleri yapmak önemli. TOBB'un dağıtmış olduğu nefes kredileri var. Bunların tekrar verilmesi konusunda görüşmeler yaptık. 12 ay taksitle dağıtmıştık zaten bir ekonomik daralma var, bu vadenin artırılması yönünde görüş bildirdik. Bunlar, geçiş sürecinde can suyu niteliğinde oluyor. Arzu ettiğimiz istikrarlı, jeopolitik olarak sorunların olmadığı bir durumda olsak bu tür kredilere ihtiyaç duyulmadan ekonomi kendi çarkını döndürecek. Ama bu millet dünyada hakikaten çok farklı bir kimliğe sahip. Her türlü sıkıntıya rağmen herkes elinden gelen gayreti gösteriyor, daha fazla çalışma azmini ortaya koyuyor. Üzerimizde baskı kurmaya çalışan dünya devletlerine başka türlü cevap vermemiz mümkün değil. Bizim daha çok çalışarak, daha çok üreterek bunlara cevap vereceğiz. Kılıçları çek, savaşıyoruz diyecek durumda değiliz. Zengin, refah ve ayakları üzerinde duran bir ülke olarak cevap verebileceğimizi düşünüyorum." dedi.
Bu milletin sırtını yere getiremeyecekler
2015'ten bu yana yaşanan sorunların ülkedeki siyasi istikrarı bozup, Türkiye'yi Ortadoğu ülkelerinde yaşanan terörün ortasına atılmak istenerek gerçekleştirildiğini ifade eden BUTSO Başkanı Keyik, 100 yıl önce Çanakkale'de olduğu gibi 15 Temmuz'da da bunun başarılamayacağını tüm dünyanın gördüğünü vurguladı.
2015'ten bu yana piyasalarda yaşanan sorunların nedenlerini hatırlatan Başkan Keyik, "7 Haziran 2015 Seçimleri öncesi, seçimlerin bitmesiyle ekonomik olarak önümüzü göreceğimi düşündük. Olmadı. Kasım seçimlerini yaptık bu süreçte terör yeniden azdı, hendek savaşları başladı. Sonunda Kasım seçimleri tamamlandı. Rahatlayacağız diye düşünürken, Rus Uçağı düşürüldü, karşılıklı ticari ilişkiler sekteye uğrayınca ekonomi zarar gördü. Sonra toparlanmaya çalışırken 15 Temmuz'da hain darbe girişimiyle karşılaştık. Son 2-3 yıldır nefes almaya fırsat vermediler. Ama bütün bu yaşadıklarımıza rağmen 15 Temmuz cuma günü 250 şehidimizin ikibini aşkın gazimizin olduğu kanlı darbe girişiminin ardından pazartesi günü herkes yaşamına devam etti, kamu kurumları, özel sektör çalışmaya devam etti. Belçika'da havaalanında bomba patlatıldı, vatandaşları 1 hafta evden dışarıya çıkmadı. Böyle bir millet dünyada görülmemiş. Bizde gece milyonlarca kişi sokaklara dökülüp tankların önüne yattılar. Bu inançlı millet, yaşanan bütün sorunların üstesinden gelebilecek güçte. Amerika'daki, Avrupa'daki en son silahlarımız, toplarımız olmayabilir. Ama bizim millet gücümüz var ya Çanakkale'de kendini gösteren süngüyle mermilerin üzerine yürüyen, 15 Temmuz'da tankların önüne yatarak inancını kararlılığını ortaya koyan o bize yeter işte. Dünya üzerinde böyle bir millet bulunmaz. Bu milletin sırtını yere getiremeyecekler.
Sorunlarla geçen 2016'yı bitirdiğimizde 16 Nisan Referandumu vardı. Biz ondan önce bir açıklamamızda 2017'den ümitli olduğumuzu söylemiştik. Elimizdeki verilere baktığımızda 2016'dan daha iyi noktadayız. Bu şartlar altında yıl sonuna geldiğimizde ortalama %5'lik bir büyüme oranıyla 2017'yi tamamlayacağımızı düşünüyorum." diyerek, bazı hatırlatmalarda bulunup, görüşlerini açıkladı.
Dünden bugüne ne değişti de dolar arttı?
Dolardaki yükselişin 7'den 70'e herkesi ilgilendirdiğini, herkesin akaryakıt, doğalgaz tükettiğini, bazı yaşamsal ihtiyaç maddelerinin ithal edildiği için dolar enderksli fiyatlarının arttığını hatırlatan Keyik, "Bu yapılan spekilasyon olduğunu düşünüyorum. Emperyalist güçlerin, son 1 haftada yaşanan gelişmelerden rahatsızlıkları ve Rıza Sarraf ile Halk Bankası eski genel müdürünün olayı var. Bunları üst üste koyduğumuzda neyin nereden geldiğini görmek zor değil. Ne değişti de Dolar bu kadar yükseliyor? Değişen hiç birşey yok. Suni bir pompalama olduğunu düşünüyorum. Benzeri olayları son dönemde yeniden yaşamaya başladık. Ciddi anlamda ülkemize zarar veriyor. Zaten cari açığı olan bir ülkeyiz. Ama çalışmaktan başka yapacak birşeyimiz yok bu millet herşeye cevap verebilecek." dedi.
2018'den ümitli değilim
2015, 2016 ve 2017'de yaşananlara bakılınca, 2018'den çok ümitli olmadığını ama 2017'den de kötü olacağını düşünmediğini aktaran Başkan Keyik, "Henüz bölgemizdeki arzu ettiğimiz istikrar oluşmadı. Bölgemizde yaşanan her türlü olumsuzluk doğrudan ülkemizi etkiliyor. Asırlardır derdin belanın içinde olan bir alanda yaşıyoruz. Bizden öncekiler de bunun bedelini ödedi biz de ödemeye devam ediyoruz. Ama şunu da söylemek gerekir Anadolu topraklarında Türkler olmasaydı, şimdiye çoktan parçalanıp yok edilmişti. Doların ateşinin düşeneceğini düşünüyorum. 3-4 ay öncesinden Dolar'ın yıl sonunda 4 TL'yi bulacağını öngörüyorlardı." deyip, Merkez Bankasının müdahaleleriyle doların ateşinin söndürüleceğini iletti.
Geri adım atmamalıyız
"Yatırım yapmak gerekiyor, geri adım atmamalıyız ama dikkatli de olmamız gerekiyor." diyerek, iş dünyasına yılmamak gerektiğini aktaran BUTSO Başkanı Yusuf Keyik, ciddi fizibilite çalışmaları yaparak, yatırımları ve mevcut mali sıkıntıya sokmayacak şekilde ölçülü hareket edilmesi gerektiğini ifade etti. Burdur'daki firmaların bu konuda bilinçli olduğunu, gereken adımları en doğru şekilde atacağından hiçbir kuşkusu olmadığını söyleyen Keyik, "Firmalarımız stratejik plan hazırlıyor ve o doğrultuda büyükemisini sürdürüyor. Bu konuda çalışmalarını yapamayan firmalarımız da uzman desteği alabilirler. Bu süreçte kalite ve verimliliği artırarak piyasalarda pazar bulmaya devam etmemiz gerekiyor." dedi.
Kaynak: Burdur Gazetesi Bahtiyar Turan