BUTSO, Kentsel Dönüşümü Mahalleliden Dinledi
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası, Çevre Şehircilik Müdürü ve Belediye Başkanı'ndan sonra, üç mahalleden temsilcilerle görüştü.
İl Müdürü ve Belediye Başkanı’nın kendilerini yanılttığını ifade eden Mahalleli, kentsel dönüşümü istemediklerini belirttiler. Keyik; “Tedirginliğe gerek yok, çünkü hak ihlali olmayacak” dedi.
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO), aylık Meclis toplantılarında geleneksel hale getirdiği, il sorunlarıyla ilgili bir kurum, kuruluş ve sorumluyu davet ederek görüş alışverişinde bulunma çalışmasına, geçtiğimiz günlerde de devam etti. Burdur’un gündeminde yer alan ‘Kentsel Dönüşüm’ konusunda, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Mustafa Şenel ve Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya ile geçtiğimiz aylarda yapılan toplantıların ardından; Burtükoder Başkanı Kemal Aslan Başkanlığındaki üç mahalle temsilcilerini de dinleyerek, görüş alışverişinde bulunuldu. BUTSO Başkanı Yusuf Keyik; mahallelinin yaklaşık yüzde 80’in rızası olmadan hak ihlali yapılamayacağını ve tedirginliğe gerek olmadığını söyledi.
HAZIRLIKSIZ AÇIKLAMALAR
BUTSO Meclis Başkanı Feyzi Oktay’ın açış konuşmasından sonra, Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik, konu ve gündeme ilişkin mahalle temsilcilerine şu açıklamayı yaptı:
“Bildiğiniz gibi, Devletin yaptığı çalışmalar sonucu, ilimizde riskli bölgeler belirlendi. Bu kapsamda İlimiz üç mahallesinde Kentsel Dönüşüm süreci başladı. Konuya ilişkin basında, sokakta ve Kentsel Dönüşüm toplantılarında dinlediğimiz bilgiler kafamızı karıştırdı. Bilgi kirliliğini gidermek amacıyla, geçen aylarda Çevre Şehircilik İl Müdürümüzü ve Belediye Başkanımızı davet ederek dinledik ve oldukça ayrıntılı bilgiler edindik. Edindiğimiz bilgilere göre, kafaları karıştıran noktanın, konuya muhatap mahalleli ev sahiplerine, henüz tatmin edici bilgi, örnek ve tercih sunma hazırlıkları yapılmadan; kaygıları ifade eden soruları giderecek cevapların verilemediği toplantıların yapılması olduğunu öğrendik. Bu nedenle, mahallelinin ve şehrimizin lehine olacak bu olay, kafaları karıştırdı. Bu konuyu bir de mahalle temsilcileri olarak sizlerden dinlemek istiyoruz.”
MÜLKİYET HAKKINA İHLAL
Mahalleli adına söz alan Kemal Aslan; “Şehrin en güçlü dinamiklerinden olan Ticaret Odası olarak, konunun tarafları ile görüşme nezaketi gösterdiniz. Türkiye’deki Kentsel Dönüşüm uygulaması, Avrupa’daki gıpta ettiğimiz yapılanmayı içermiyor. Bir arkadaşımız Türkiye’deki uygulamayı açıklayacak” dedi. Bir platform adına yapılan açıklamada; “Bize söylenen, depreme dayanıksız binaların yıkılarak geniş, sağlıklı, depreme dayanıklı binalar yapmak değildir. Kentsel bir alanın, fiziksel alt yapı, konut, ulaşım, arazi kullanımı, kentsel büyüme de dahil, çeşitli öğelerin planlanması sürecidir. Kentsel dönüşüm yaparken, salt deprem pozisyonu değil, kentin tüm öğelerinin birlikte değerlendirilmesi gerekir. Bugün uygulanmak olan şekliyle kentsel dönüşüm, vatandaşların mülkiyet haklarını ihlal ederek, bazılarına büyük rantlar sağlanmasının ötesinde, depremle mücadeleye hiçbir katkı sağlamadığı da görülmektedir. Bu durumda; kentsel dönüşüm projelerini durdurarak, riskli yapılarda oturan vatandaşların konutlarını sağlamlaştırmak için, ihtiyaç sahibi yoksullara uzun vadede kaynaklar tahsis ederek, riskli yapıları sağlam hale getirmek olmalıdır, sosyal devletin görevi. Merkezi Hükümetler eliyle sağlanmasa bile, yerel yönetimce acil konumdaki yapılar için, sağlamlaştırma işleri yapılmakla beraber, kentsel dönüşümün uygulanmalarına Belediye olarak müdahil olup, yurttaşlarımızın mağduriyetine yol açacak el koymalara izin verilmemelidir” dendi.
Kentsel dönüşümün çok güçlü bir kanunla yapıldığını belirten Kemal Aslan söz alarak, şunları söyledi: “646 sayılı kanun, 2012 Mayıs ayında çıkarıldı. Afet kanunuyla birleştirilerek, el koymaları resen yapan, vatandaşların mülkiyetini elinden alan, yargıya başvurulabilinen, ancak yürütmeyi durdurma talep edilemeyen bir uygulama hakkına sahip. Dolayısıyla sizin tapunuz geçersiz oluyor. Peki bu kentsel dönüşüm alanını kim tayin ediyor? Burdur’daki Bakanlık çalışması ile Bakanlar Kurulu kararı ile üç mahallenin kentsel dönüşüm kararı verildi. Belediye Başkanı Sebahattin Hocamın iki gün sonra haberi oldu. Kendi haberi olmadan bu kararın verilmesine, Bakanlığa serzenişte bulundu. Çevre Şehircilik Müdürlüğü’nün, halkın ve Belediye’nin haberi olmadan hazırladığı bir teklifle, 1300 parsel üzerine ketsel dönüşüm alanı ilan edilip, bu alan riskli alan ilan edilip, rezerv alan tayin edildi. Bu binaların yıkım işlerine başlanacak. Akabinde, 1 Kasım tarihinde, Depremevleri semtinde 10 Hektarlık bir alan üzerinde, Belediye Başkanı’nın talebine istinaden, kentsel dönüşüm kararı alındı. Kanuna göre, vatandaşın itiraz etme hakkı var. Şöyle; benim yapım çürük değildir diye mahkemeye ve bir komisyona başvurabiliyorsunuz. Sonuçta sağlam çıksa bile, riskli alan içerisinde olduğu için yıkılması önlenemiyor.
Bir de üçte iki anlaşma ne? Bu genelde arsa üzerinde ortak mülkiyetler için geçerli. Ama bizim bölgemizde böyle değil. Üç mahallede ortak yapı yok. Dolayısıyla, üçte iki şartı diye bir şart yok. Vatandaş devletle anlaşamaz ise, ne olduğunu sorduğumuzda da, “Devlet acil kamulaştırmayı uygular” dediler. Böyle bir el koyma kanunu olur mu? Bu Ülkede demokrasi var diyoruz.”
HAK KAYBI YOK
Bütün konuşmacıları dinledikten sonra bir değerlendirme yapan BUTSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik; “Burdur’da Kentsel Dönüşümün üçüncü ayağı olarak siz mahalleliyi dinledik. Biz Oda olarak, Burdur’un güzelleşmesi, zenginleşmesi, daha cazip hale gelmesi yönünde çalışmalar yapıyoruz. Bunları yaparken, kimi insanların mağduriyetine de meydan veremeyiz.
Üç tarafı da dinledikten sonra, şu sonuç görülüyor: Kentsel dönüşümde üç mahalle halkına hitap ederken, İlimiz Çevre Şehircilik Müdürü’nün henüz hiçbir soruya cevap verecek duruma gelmeden toplantı düzenlemesi ve soruların havada kalması sebebiyle, doğal olarak oluşan tedirginlikten ibarettir.
Mahalle sakinleri olarak bir tavır almadan, gelişmeleri beklemek daha doğru olacaktır. Yaklaşık yüzde 80’in rızası olmadan hiçbir şekilde, hiç kimsenin hak ihlali olmayacaktır. Sizinle anlaşma yapılıp, büyük oranda rızanız alınmadan yapılacak uygulamaların karşısında sizden önce biz dikiliriz” dedi.
NOT:
BUTSO Basın Danışmanlığı
12.12.2013
İl Müdürü ve Belediye Başkanı’nın kendilerini yanılttığını ifade eden Mahalleli, kentsel dönüşümü istemediklerini belirttiler. Keyik; “Tedirginliğe gerek yok, çünkü hak ihlali olmayacak” dedi.
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO), aylık Meclis toplantılarında geleneksel hale getirdiği, il sorunlarıyla ilgili bir kurum, kuruluş ve sorumluyu davet ederek görüş alışverişinde bulunma çalışmasına, geçtiğimiz günlerde de devam etti. Burdur’un gündeminde yer alan ‘Kentsel Dönüşüm’ konusunda, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Mustafa Şenel ve Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya ile geçtiğimiz aylarda yapılan toplantıların ardından; Burtükoder Başkanı Kemal Aslan Başkanlığındaki üç mahalle temsilcilerini de dinleyerek, görüş alışverişinde bulunuldu. BUTSO Başkanı Yusuf Keyik; mahallelinin yaklaşık yüzde 80’in rızası olmadan hak ihlali yapılamayacağını ve tedirginliğe gerek olmadığını söyledi.
HAZIRLIKSIZ AÇIKLAMALAR
BUTSO Meclis Başkanı Feyzi Oktay’ın açış konuşmasından sonra, Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik, konu ve gündeme ilişkin mahalle temsilcilerine şu açıklamayı yaptı:
“Bildiğiniz gibi, Devletin yaptığı çalışmalar sonucu, ilimizde riskli bölgeler belirlendi. Bu kapsamda İlimiz üç mahallesinde Kentsel Dönüşüm süreci başladı. Konuya ilişkin basında, sokakta ve Kentsel Dönüşüm toplantılarında dinlediğimiz bilgiler kafamızı karıştırdı. Bilgi kirliliğini gidermek amacıyla, geçen aylarda Çevre Şehircilik İl Müdürümüzü ve Belediye Başkanımızı davet ederek dinledik ve oldukça ayrıntılı bilgiler edindik. Edindiğimiz bilgilere göre, kafaları karıştıran noktanın, konuya muhatap mahalleli ev sahiplerine, henüz tatmin edici bilgi, örnek ve tercih sunma hazırlıkları yapılmadan; kaygıları ifade eden soruları giderecek cevapların verilemediği toplantıların yapılması olduğunu öğrendik. Bu nedenle, mahallelinin ve şehrimizin lehine olacak bu olay, kafaları karıştırdı. Bu konuyu bir de mahalle temsilcileri olarak sizlerden dinlemek istiyoruz.”
MÜLKİYET HAKKINA İHLAL
Mahalleli adına söz alan Kemal Aslan; “Şehrin en güçlü dinamiklerinden olan Ticaret Odası olarak, konunun tarafları ile görüşme nezaketi gösterdiniz. Türkiye’deki Kentsel Dönüşüm uygulaması, Avrupa’daki gıpta ettiğimiz yapılanmayı içermiyor. Bir arkadaşımız Türkiye’deki uygulamayı açıklayacak” dedi. Bir platform adına yapılan açıklamada; “Bize söylenen, depreme dayanıksız binaların yıkılarak geniş, sağlıklı, depreme dayanıklı binalar yapmak değildir. Kentsel bir alanın, fiziksel alt yapı, konut, ulaşım, arazi kullanımı, kentsel büyüme de dahil, çeşitli öğelerin planlanması sürecidir. Kentsel dönüşüm yaparken, salt deprem pozisyonu değil, kentin tüm öğelerinin birlikte değerlendirilmesi gerekir. Bugün uygulanmak olan şekliyle kentsel dönüşüm, vatandaşların mülkiyet haklarını ihlal ederek, bazılarına büyük rantlar sağlanmasının ötesinde, depremle mücadeleye hiçbir katkı sağlamadığı da görülmektedir. Bu durumda; kentsel dönüşüm projelerini durdurarak, riskli yapılarda oturan vatandaşların konutlarını sağlamlaştırmak için, ihtiyaç sahibi yoksullara uzun vadede kaynaklar tahsis ederek, riskli yapıları sağlam hale getirmek olmalıdır, sosyal devletin görevi. Merkezi Hükümetler eliyle sağlanmasa bile, yerel yönetimce acil konumdaki yapılar için, sağlamlaştırma işleri yapılmakla beraber, kentsel dönüşümün uygulanmalarına Belediye olarak müdahil olup, yurttaşlarımızın mağduriyetine yol açacak el koymalara izin verilmemelidir” dendi.
Kentsel dönüşümün çok güçlü bir kanunla yapıldığını belirten Kemal Aslan söz alarak, şunları söyledi: “646 sayılı kanun, 2012 Mayıs ayında çıkarıldı. Afet kanunuyla birleştirilerek, el koymaları resen yapan, vatandaşların mülkiyetini elinden alan, yargıya başvurulabilinen, ancak yürütmeyi durdurma talep edilemeyen bir uygulama hakkına sahip. Dolayısıyla sizin tapunuz geçersiz oluyor. Peki bu kentsel dönüşüm alanını kim tayin ediyor? Burdur’daki Bakanlık çalışması ile Bakanlar Kurulu kararı ile üç mahallenin kentsel dönüşüm kararı verildi. Belediye Başkanı Sebahattin Hocamın iki gün sonra haberi oldu. Kendi haberi olmadan bu kararın verilmesine, Bakanlığa serzenişte bulundu. Çevre Şehircilik Müdürlüğü’nün, halkın ve Belediye’nin haberi olmadan hazırladığı bir teklifle, 1300 parsel üzerine ketsel dönüşüm alanı ilan edilip, bu alan riskli alan ilan edilip, rezerv alan tayin edildi. Bu binaların yıkım işlerine başlanacak. Akabinde, 1 Kasım tarihinde, Depremevleri semtinde 10 Hektarlık bir alan üzerinde, Belediye Başkanı’nın talebine istinaden, kentsel dönüşüm kararı alındı. Kanuna göre, vatandaşın itiraz etme hakkı var. Şöyle; benim yapım çürük değildir diye mahkemeye ve bir komisyona başvurabiliyorsunuz. Sonuçta sağlam çıksa bile, riskli alan içerisinde olduğu için yıkılması önlenemiyor.
Bir de üçte iki anlaşma ne? Bu genelde arsa üzerinde ortak mülkiyetler için geçerli. Ama bizim bölgemizde böyle değil. Üç mahallede ortak yapı yok. Dolayısıyla, üçte iki şartı diye bir şart yok. Vatandaş devletle anlaşamaz ise, ne olduğunu sorduğumuzda da, “Devlet acil kamulaştırmayı uygular” dediler. Böyle bir el koyma kanunu olur mu? Bu Ülkede demokrasi var diyoruz.”
HAK KAYBI YOK
Bütün konuşmacıları dinledikten sonra bir değerlendirme yapan BUTSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik; “Burdur’da Kentsel Dönüşümün üçüncü ayağı olarak siz mahalleliyi dinledik. Biz Oda olarak, Burdur’un güzelleşmesi, zenginleşmesi, daha cazip hale gelmesi yönünde çalışmalar yapıyoruz. Bunları yaparken, kimi insanların mağduriyetine de meydan veremeyiz.
Üç tarafı da dinledikten sonra, şu sonuç görülüyor: Kentsel dönüşümde üç mahalle halkına hitap ederken, İlimiz Çevre Şehircilik Müdürü’nün henüz hiçbir soruya cevap verecek duruma gelmeden toplantı düzenlemesi ve soruların havada kalması sebebiyle, doğal olarak oluşan tedirginlikten ibarettir.
Mahalle sakinleri olarak bir tavır almadan, gelişmeleri beklemek daha doğru olacaktır. Yaklaşık yüzde 80’in rızası olmadan hiçbir şekilde, hiç kimsenin hak ihlali olmayacaktır. Sizinle anlaşma yapılıp, büyük oranda rızanız alınmadan yapılacak uygulamaların karşısında sizden önce biz dikiliriz” dedi.
NOT:
BUTSO Basın Danışmanlığı
12.12.2013
