YÖREX 2'de yerel yönetimler arandı
"Sizin oraların nesi meşhur?" sloganıyla bu yıl ikincisi düzenlenen YÖREX Fuarı, Antalya EXPO Center'de açıldı. Hisarcıklıoğlu'nun geleceğe yönelik mesajlarının damgasını vurduğu 2. Yörex Fuarının açılışında, katılımcı Deniz Baykal ve diğer Antalya Milletvekilleri de katıldı. Fuarda bu yıl, 52 ilden 119 stant yer aldı. Yöresel ürünler bakımından büyük zenginlikler taşıyın Anadolu'dan katılımın yüksek olduğu Yörex 2.'ye, bölgesel ilginin azlığı dikkat çekti. Fuar açılışına, Burdur'dan BUTSO Meclis Başkanı Feyzi Oktay ve Yön.Kur.Bşk. Yusuf Keyik dışında; Bucak Oda Başkanı H.Yalçın Meçikoğlu ve yönetimlerinin yanı sıra, Burdur Ticaret Borsası yönetiminden üyeler katıldı. Fuara, Yöresel türküleri ve oyunlarıyla halk müziği sanatçısı Sümer Ezgü de renk kattı.
BUTSO ve Bucak TSO Meclis ve Yönetim Kurulu Başkan ve üyelerinin ilgi gösterdiği Yörex 2. Yöresel Ürünler Fuarı'nın Perşembe günü yapılan bu yılki açılışında, Bucak ve Yeşilova dışında Burdurlu belediyelerden katılım olmaması dikkat çekiciydi. Fuarı gezen ve Türkiye'nin birçok ilinden gelip, yöresel ürünlerini sergileyen belediye stantları arasında, gözleri Burdur Belediyesini arayan Antalya'daki Burdurlular; "Türkiye'nin uzak illerinden yöresel ürünlerin sergilendiği ve Isparta Belediyesi'nin de büyük bir stantla ürünlerini sergilediği fuarda, gözlerimiz istere istemez, Burdur Belediyesi'nin standını aradı. Yöresel kültürü ve dolayısıyla yöresel ürünleri zengin olan Burdur'umuzun da bir belediye sergisinin olmaması, bizleri üzdü" dediler. Fuar açılışına katılan Burdurlular, dikkat çeken ilgisizlik için, "Bu durum aynı zamanda, bize 'Niçin Burdur'u terk ettiniz?' diyenlere cevap teşkil ediyor" şeklinde yorum getirdiler.
Yöresel ürünler Fuarı Yörex'in hamisi TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Yöresel ürünler fuarının muhteşem bir fikir olduğunu ve topraklarımızda markaların fışkırdığını belirttiği konuşmasında şunları söyledi: "Oda ve Borsalarımızın vizyonel yöneticilikle nasıl somut projeye ulaştığını burada görüyoruz. Ülkemizde ve her ilimizde, bir başka coğrafyada bulamayacağınız kadar zenginlikte yöresel ürün var. Topraklarımızda markalar fışkırıyor. Fakat maalesef, kendi ürünlerimizi biz bilmiyoruz. Bilmediğimiz için de tanıtmıyoruz. Üretmek yetmez. Ürünü katma değere, kazanca, berekete dönüştürebilmek için ürünü tanıtacaksın ve o ürünü pazarlayacaksın. Bu olmadan mümkün değil. Aynı zamanda yöresel ürünün tescillenmesi de en önemli husustur. Yunanistan'da toplam 33 tane yerel ürün, uluslar arası tescile sahip olurken, Türkiye'de tek bir tane var. O da Gaziantep Baklavası. Bakın 5 bin yıllık yoğurdumuza sahip olamadık. Daha 10 yıl önce yoğurdu bizden keşfeden Fransızların oldu."
Körfez ülkelerinin gıda ithalatının 30 milyar dolar olduğuna da dikkat çeken Hisarcıklıoğlu şunları vurguladı: "Bakın ürünler şehri marka yapar. Ürününüze sahip çıktığınız sürece, şehriniz marka olur. Marka olduğunuz sürece de kazancınız artar. Bugün Napoli'de pizza ile Napoli'yi bütün dünya tanıyor. Bunun için kendi ürünlerimize şehrimizin adıyla sahip çıkmalıyız."
Fuarın açılış konuşmasını yapan Antalya Ticaret Borsası Yön.Kur. Başkanı Ali Çandır ise; "Üniversitelerimize birlikte, eşsiz nitelikteki yöresel ürünlerimizin tanınması ve ticaretinin arttırılmasına, ulusal ve küresel pazarlarda ticari değer bulmalarına, katma değer kazanmalarına ve dolayısıyla yerinde istihdama katkı sağlamak gibi hedefler güttüklerini" söyledi. "Yöresel ürünler piyasasının gelişmiş dünya ekonomilerindeki en az 200 milyar dolarlık hacmi ve sadece Fransa örneğinde yüzde 30'u ihraç edilen 30 milyar dolarlık büyüklüğünü düşünürsek, Anadolu'muzun eşsiz potansiyelini harekete geçirmenin yollarını bulmak gerektiğini" belirten Çandır ayrıca; "10 bin yıllık kültür ve birikime sahip olan ülkemizin ve insanımızın el emeği, göz nuru yöresel ürünlerimizi dünyaya tanıtmak ve yaymak konusunda hepimize düşen ciddi görevler olduğunu" ifade etti.
NOT:
BUTSO Basın Danışmanlığı
29.4.2011
