Vali Yılmaz, Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Toplantısına katıldı.
Ticaret ve Sanayi Odasında düzenlenen Meclis Toplantısında, BUTSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik tarafından 2016 Yılı Burdur Ekonomi Dosyası adlı bir sunum yapıldı. Yapılan toplantıya Vali Yılmaz'la birlikte Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik, Meclis Başkanı Fevzi Oktay ve Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyeleri katıldı.
Başkan Keyik yaptığı sunumda Burdur Ticaret ve Sanayi Odasının tarihi hakkında bilgi verdi. Sunumunun devamında Burdur'un ekonomisi, Burdur'daki sanayileşme, ithalat- ihracat rakamları, tarım ve hayvancık konularında kapsamlı bir sunum gerçekleştirdi.
BURDUR’UN EKONOMİ DOSYASI AÇIKLANDI
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO) Başkanı Yusuf Keyik, Burdur’un 2016 yılı ekonomik dosyasını açıkladı. BUTSO Ekim ayı olağan toplantısına katılan Burdur Valisi Şerif Yılmaz’a bir sunum yapan Başkan Keyik, hızlı tren projenin hızlandırılmasını istedi. Burdur Şeker Fabrikasının Burdur’da kalması gerektiğini söyledi. Halen 3 bölge teşvik kapsamında olan Burdur’un 5 bölgeye alınması talebini yineledi. Burdur Hayvancılığı için MAKÜ’de AR-GE çalışmalarına hız verilmesini istedi. Gıda üretim merkezi haline getirilerek sektörde bir takım yatırımların yapılamasını gerektiğini aktardı. Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Feyzi Oktay’ın açılış konuşması ile başlayan toplantıda 2016 yılı Burdur Ekonomi dosyasını açıklayan BUTSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik şu bilgileri verdi.
BUTSO’NUN 2 BİN 555 KAYITLI ÜYESİ VAR
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik; odaya kayıtlı 13 grupta 2 bin 555 üyesi bulunduğunu, sektörler bazında 945 işyerinde 12 bin 476 iççinin istihdam edildiğini açıkladı.
BURDUR’UN EKONOMİK YAPISI
Burdur’un Ekonomik yapısı hakkında da bilgi veren BUTSO Başkanı Yusuf Keyik; “Burdur’un ekonomisi Tarım ve Hayvancılık ve buna bağlı Tarım makineleri ve gıda sektörü, doğaltaş mermercilik ve madencilik sektörü ile eğitim sektörü olmak üzere 3 ana sektör grubundan oluşmaktadır. Potansiyelin değerlendirilmesi ve alt yapının hazırlanması halinde oluşacak dördüncü sektör ise turizm sektörüdür” dedi.
BURDUR GELİŞMİŞLİKTE 44. SIRADA
TUİK verilerine göre 2013 yılında yapılan çalışmaları da paylaşan Başkan Keyik; “Burdur sosyo-ekonomik gelişmişlik bakımından Türkiye’de 44. Sıradadır. İllere göre gelişmişlik endeksi -1.15’dir. İşsizlik oranı yüzde 6.9, istihdam oranı yüzde 54.9, iş gücüne katılım ise yüzde 58.9” diye konuştu.
KATMA DEĞER SAĞLIYOR
İlimiz vergi verilerini de paylaşan BUTSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik, 2011 yılında 129.402.000 TL olan gelir vergisinin 2015 yılında 223.038.000, yine aynı yıllar arasında 35.118.000 olan kurumlar vergisinin 55.496.00’a, 72.048.000 olan KDV’nin ise 167.401.000’a yükseldiğini açıkladı. Gelir, kurumlar ve KDV olmak üzere vergiler toplamının 2011 yılında 236.568.000 iken 445.935’e yükseldiğinin altını çizdi.
GÜÇLÜ YANLARIMIZ
Sanayileşmede Burdur’un analizini de aktaran Başkan Keyik; gıda, tarım makineleri ve metal sanayiinde güçlü yanlarımız var dedi. Bunlardan en önemlilerinin ise hammadde ve ürün varlığını olduğuna vurgu yaptı.
ZAYIF YANLARIMIZ
Zayıf yanlarımızın ise işletmelerde bireysel ve küçük aile işletmeleri olduğunu dile getiren BUTSO Başkanı Yusuf Keyik; “Burdur için, Burdur Ticaret ve Odası ile Çalışacak, güçlü bir yatırım, porje danışmanlık ve arge birimleri kurulmalıdır” dedi.
BURDUR’DA İHRACAT – İTHALAT
İlimizin ihracat ve ithalat rakamlarını da açıklayan Başkan Keyik; “2014 yılında 182 milyon dolar iken bu rakam 2015 yılında 166 milyon dolara gerilediğini, ithalatta ise 2014 yılında 23 milyon 942 bin dolardan 2015 yılında 33 milyon 313 bin dolara yükseldiğini aktardı. İthalat- ihracat dengesine göre örnek bir il olduklarının altını çizdi.
“ŞEKER FABRİKASINI KAYBETMEK İSTEMİYORUZ”
Burdur ekonomisinin birinci derecede tarım ve hayvancılığa ve buna bağlı gelişen Tarım Makineleri sanayiine dayandığını belirten Başkan Keyik; “Burdur Şeker Fabrikasında yaklaşık 600 bin ton pancar işlenip, 7o bin ton şeker, 27 bin ton melas ve 160 bin ton yaş küspe üretip, ilimizin en geniş istihdamını sağlamaktadır. Özelleştirme programları ile Burdur Şeker Fabrikamızı kaybetmek istemiyoruz. Zira Burdur’un kaybedilmesi anlamına gelecektir” dedi.
“BURDUR GIDA ÜRETİM ŞEHRİ OLMALI”
Bölgemiz içindeki Antalya’nın, hızla ilerleyen bir turizm ve Dünya şehri olmasına dikkat çeken Başkan Keyik; “Bu durum özellikle ve öncelikle bölge içinde göç veren Burdur’a “Gıda üretim merkezi” olması hedefini göstermektedir” dedi. Bu yönde günlük 1000 ton çiğ sütün üretildiği Burdur’da Süt ve et üretim sanayisi, Bakanlığımız tarafından “Stratejik Kalkınma Planlarına alınması gerekmektedir. Gıda ve Hayvancılık İhtisas OSB leri gerçekleştrilmelidir. Bu OSB lerde çok güçlü ar-ge yapı ve laboratuvarları sağlanmalıdır” dedi.
BURDUR TEŞVİKTE 5. BÖLGEYE ALINMALI
Halen 3. Bölge teşviş kapsamında olan Burdur’un kalkınması, gelişmesi ve yatırımcı firmaların artması bakımından 5. Bölge teşvik kapsamına alınması gerektiğinin altını çizen Başkan Keyik; “Bunun gerçekleşmesi ile üretim ve kalite artışları, yurt içi ve yurt dışı rekabet gücü sağlanacak. Doğal olarak ihracatın artışı ile birlikte ülke ekonomisine katkıyı artıracaktır” sözlerine yer verdi.
BURDUR HAYVANCILIĞI İÇİN AŞI, YEM, TOHUMLAMA VE DİĞER ÇALIŞMALAR YAPILMALI
Hayvan varlığı ile ülkemizin sayılı illeri arasında bulunan Burdur’da sektörün daha iyi seviyelere gelmesi için bazı düşünce ve görüşlerini de açıklayan Başkan Keyik; “Mehmet Akif Ersoy üniversitesi araştırma geliştirme (AR_GE) lobaratuvar çalışmaları, bilimsel gelişim ve yüksek nitelikli eğitim hedefleri koymalıdır. Burdur hayvancılığı için gereken her türlü aşı, tohumla, yem, zararsız zirai mücadele ilaçları, doğal tohum ve gübre üretimleri geliştirmelidir. Bunun için bilim adamı kadroları artırılmalı, lovoratuvarlar güçlendirilmelidir” dedi.
HIZLI TREN YATIRIMI HIZLANDIRILMALI
Başkan Keyik, Eskişehir-Burdur-Isparta ve Antalya Limanı istikametli hızlı tren ve yük taşımacılığı demiryolu hattının süratle gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi.
SONUÇ OLARAK
Burdur Valisi Şerif Yılmaz’a Burdur’un ekonomi dosyasını sunan Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik; “Sorunların giderilmesi ve belirlenen hedeflerin plan dahilinde gerçekleştirilmesi halinde Burdur’un göç problemi ortadan kalkacaktır” dedi.
Vali Şerif Yılmaz “Teşekkürler Burdur”
Başkan Keyik'in sunumu sonrası bir konuşma yapan Vali Yılmaz, konuşmasının başında 15 Temmuz süreciyle ilgili açıklamalarda bulundu; Ülkemizin yakalamış olduğu ivmeden ve bölgede söz sahibi olmasından rahatsızlık duyuluyor dedi. Kendi adlarını kullanmayanlar taşeronları ile ülkeyi kaosa sürüklemeye çalışıyorlar diyen Vali Yılmaz, bu planında darbe girişimi olduğuna dikkat çekti. Milletimiz tüm bunlara müsaade etmedi diyen Vali Yılmaz, “Hamdolsun o gün Burdurumuzda da bütün kamu kurum ve kuruluşlarımızla, sivil toplum kuruluşlarımızla ve siyasi partilerle bu darbenin karşısında olduğumuzu tek yürek olduğumuzu ifade ettik. Ben o nedenle bütün Burdurlu hemşehrilerimize değişik vesilelerle ifade ettim tekrar teşekkür ediyorum” dedi
“Dışarıdan Kurtarıcı beklemeyelim”.
Burdur ticaretinin büyümesi ve yatırımların artması için yapılması gerekenleri özetledi. Devlet olarak biz üzerimize düşeni sonuna kadar yapmaya hazırız diyen Vali Yılmaz, “Burada yapmamız gereken kendi müteşebbisimizi oluşturmak. Dışarıdan kurtarıcı beklemememiz lazım. Büyümeye bakmamız lazım. Küçük aynı KOBİ şeklinde kalacaksak bir anlamı yok. O zaman belli bir süre sonra ister istemez siz kendinizi geliştirmedikten sonra hangi tesis olursa olsun batar. Rekabet etme şansı kalmaz. Bunun gelişmesi gerekiyor. Burada da öncülük Ticaret ve Sanayi Odalarımızındır öncülük yapmaları gerekiyor. Burada Kamuya düşen, devletin şu anda uyguladığı sistem itibari ile söylüyorum alt yapıyı oluşturmak, teşviklerle müteşebbisi desteklemektir” dedi.
BURADA YAPMAMIZ GEREKEN KENDI MÜTEŞEBBISIMIZI OLUŞTURMAK. DIŞARIDAN KURTARICI BEKLEMEMEMIZ LAZIM. BURADA DA ÖNCÜLÜK TICARET VE SANAYI ODALARIMIZINDIR.
Cumhuriyet’in ilk yıllarında ne sermayemiz vardı. Ne bilgi birikimimiz vardı. Ne yetişmiş insan gücümüz vardı. Onun için devlet öncülük etti. Bildiğiniz gibi KİT’ler ülkenin lokomotifi oldu. Ama serbest piyasa ekonomisi şartları içerisinde belli bir zaman sonra artık bunların öncülük değil, kamuya yük haline geldiğini gördük. O dönemde Vali olmak çok kolaymış. Şu açıdan size iş için gelen birisinin çok rahatlıkla şu kamuya gidin çalışın demek kadar ağalık yapmak, milletin parası ile ağalık yapmak kadar çok kolay bir iş yoktur herhalde. Ama ben o tesislerin devam etmesi için rantıbıl çalışması gerektiğini düşünen bir insanım. Hem istihdam sağlasın, hem katma değer sağlasın, hem de karı düzenli olsun. Sosyal devletin diğer yapması gerekenler var zaten bunu yapıyor. Ama bir örnek vereceğim burası ile ilgili söylemeyeceğim. Kütahya da Azot sanayi var. Azot sanayi 2006 yıllarında özelleştiriliyor. Özelleştirilme dönemindeki zararı 20 - 25 milyon civarında o yıl Kütahya’dan toplanan vergi miktarı 125 milyon civarında beşte birini Azot sanayine veriyoruz. 3 bin 4 bin civarında değişken çalışanı var. Özelleştikten sonra ben oraya gittiğimde çalışan sayısı 300 – 400 arasında devlete verdiği vergi 20 -25 milyon civarında şimdi bu kara millet birilerinin hatırı için birilerini çalıştırmak zorunda değil. Bakmak zorunda da değil. Özelleştirme kapsamında alınan yerlerin karlılık ve zarar oranları bakılması lazım. Bu millet bütçe açığını kapatmak için kapı kapı dolaştı. Bu devlet kredi temini için kapı kapı dolaştı. Bunları kapatmak için. O açıdan baktığınızda özelleştirme artık Türkiye’nin gerçeği. Bunu da artık herkes kabul ediyor. Burada yapmamız gereken kendi müteşebbisimizi oluşturmak. Dışarıdan kurtarıcı beklemememiz lazım. Büyümeye bakmamız lazım. Küçük aynı KOBİ şeklinde kalacaksak bir anlamı yok. O zaman belli bir süre sonra ister istemez siz kendinizi geliştirmedikten sonra hangi tesis olursa olsun batar. Rekabet etme şansı kalmaz. Bunun gelişmesi gerekiyor. Burada da öncülük Ticaret ve Sanayi Odalarımızındır öncülük yapmaları gerekiyor. Burada Kamuya düşen, devletin şu anda uyguladığı sistem itibari ile söylüyorum alt yapıyı oluşturmak, teşviklerle müteşebbisi desteklemektir.
Genel itibari ile katma değeri fazla bırakan sanayinin çok fazla olmadığını dile getiren Vali Yılmaz; eğer sizin ulaşımınız yoksa, sizin hammaddeye ulaşmanız için belli mesafe gerekiyorsa bu yatırımı sende olsan bir başkası da olsa gelip yapmaz. İlimizde mermer tesislerinin olması ocakların burada olmasından kaynaklı, yoksa Afyonkarahisar’dan getirip de mermeri burada işlemez. Yine hayvancılıkta olsun dışarıdan birisi gelip yatırım yaparsa eyvallah ama, sadece bu yatırımla ilgili derseniz başka yatırımları varsa örneğin süt işleme tesislerinin çoğunda aynı anda meyve suyu da işliyor. Günün belli bir saatinde meyve suyu belli saatinde süt işliyor 24 saat bu fabrikayı çalıştırdığı bunun her 2 hammaddeye ulaşabileceği yerler arıyor bunun çok iyi bakılması lazım paranın milliyetçiliği olmaz. İkincisi de paranın dini imanı da olmaz. Para nerede kazanacaksa oraya gider. Belki kazanan insanlarımız sosyal sorumluluk gereği yardım edebilir, destek olabilir. Ama zarar edeceği bir fabrikayı insan bile bile kurmaz.
ULAŞIMLA İLGİLİ SIKINTIMIZ KALMIYOR
Türkiye’de sanayici ve iş adamlarına en fazla destek veren sektörlerden birtanesi Devlet Demir Yolları’dır. Hükümetimiz bölünmüş yollardan sonra Devlet Demir Yolları ile ilgili hem sinyalizasyon hem de elektrifikasyon çalışmaları yapılarak bütün hatlar yenilenerek elden geçirildi. Bunu çoğu kimse bilmiyor. Bu sanayiciler için maliyet indirimi demektir. Süre ile ilgili kısalma demektir. Çoğu hatlarımızın Cumhuriyet döneminden buyana ilk defa elden geçirildiği bir dönem yaşadık. Hızlı trenle ilgili de İstanbul, Eskişehir, Kütahya, Burdur, Isparta ve Antalya güzergahı ile ilgili çalışmalar başladı. Seneye netleşmiş bir güzergah çıkacak. Yine aynı şekilde otobanla ilgili çalışma devam ediyor. Onun haricinde mevcut yollar Tefenni, Gölhisar’a kadar yapılan bölümle ilgili yol yapım çalışmaları devam ediyor. Bizim Antalya yolundan Yassıgümeye kadar 15 kilometre bölünmüş yol vardı ihalesi yapıldı. Tefenni Gölhisar istikameti sıcak asfalt çalışmaları ve yol yapım çalışmaları devam ediyor. Önümüzdeki yıllar biter diye düşünüyorum. Bizim ulaşımla ilgili sıkıntımız artık kalmıyor”
OSB ÇALIŞMALARINDAN BAHSEDEN VALI YILMAZ; “BIZLER DEVLETIN POLITIKASI ÇERÇEVESINDE DEVLET YATIRIMI VEYA FABRIKA KURMA DEVRI BITTI.
Bizlerin bundan sonraki görevi yatırımcımızın iş adamımızın işini kolaylaştırmak, yardımcı olmak. OSB'lerde bulunma sebebimizde işleri kolaylaştırmak içindir. Ben daha önce çalıştığım illerde aynı uygulamayı yaptım. Faydasının olduğunu düşündüğüm içinde devam ettiriyorum” dedi. Yatırımcının işini kendi işimiz gibi takip ederiz vurgusu yapan Vali Yılmaz; “Bundan hiçbir şekilde rahatsız olmam bilakis birisinin işine yardımcı olmam, bir tesisin açılmasında bizimde katkımızın olması oradan ekmek yenildiği müddetçe bizi sevindirir bende manevi olarak istifade ettiğimi düşünürüm. Ona yardımcı olmak için nereye gitmem gerekiyorsa fark etmez il il dolaşırım. Ankara da olsa başka yerde olsa yardımcı olmaya gayret edeceğiz. Bunu tüm arkadaşlar, hemşehrilerimizin bilmesi lazım. Biz devletin verdiği teşviklerin yanında, yerelde de destek olmaya gayret edeceğiz. Bunu bütün herkesin açıklıkla bilmesi lazım. Hizmet anlayışımızda bu şekilde devem edeceğiz.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından havza bazlı desteklemelerin açıklandığını sözlerine ekleyen Vali Şerif Yılmaz; teşvik sisteminden de ilimizin belli ürünlerde teşvik alacağını belirterek, Ülkemizin, İlimizin kalkınması için birlik ve beraberlik içinde olunması çağrısında bulundu.
Vali Yılmaz’ın konuşmasının ardından BUTSO Başkanı Yusuf KEYİK’in kendisine anmalık takdimi sonrası toplantı sona erdi.
Başkan Keyik yaptığı sunumda Burdur Ticaret ve Sanayi Odasının tarihi hakkında bilgi verdi. Sunumunun devamında Burdur'un ekonomisi, Burdur'daki sanayileşme, ithalat- ihracat rakamları, tarım ve hayvancık konularında kapsamlı bir sunum gerçekleştirdi.
BURDUR’UN EKONOMİ DOSYASI AÇIKLANDI
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO) Başkanı Yusuf Keyik, Burdur’un 2016 yılı ekonomik dosyasını açıkladı. BUTSO Ekim ayı olağan toplantısına katılan Burdur Valisi Şerif Yılmaz’a bir sunum yapan Başkan Keyik, hızlı tren projenin hızlandırılmasını istedi. Burdur Şeker Fabrikasının Burdur’da kalması gerektiğini söyledi. Halen 3 bölge teşvik kapsamında olan Burdur’un 5 bölgeye alınması talebini yineledi. Burdur Hayvancılığı için MAKÜ’de AR-GE çalışmalarına hız verilmesini istedi. Gıda üretim merkezi haline getirilerek sektörde bir takım yatırımların yapılamasını gerektiğini aktardı. Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Feyzi Oktay’ın açılış konuşması ile başlayan toplantıda 2016 yılı Burdur Ekonomi dosyasını açıklayan BUTSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik şu bilgileri verdi.
BUTSO’NUN 2 BİN 555 KAYITLI ÜYESİ VAR
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik; odaya kayıtlı 13 grupta 2 bin 555 üyesi bulunduğunu, sektörler bazında 945 işyerinde 12 bin 476 iççinin istihdam edildiğini açıkladı.
BURDUR’UN EKONOMİK YAPISI
Burdur’un Ekonomik yapısı hakkında da bilgi veren BUTSO Başkanı Yusuf Keyik; “Burdur’un ekonomisi Tarım ve Hayvancılık ve buna bağlı Tarım makineleri ve gıda sektörü, doğaltaş mermercilik ve madencilik sektörü ile eğitim sektörü olmak üzere 3 ana sektör grubundan oluşmaktadır. Potansiyelin değerlendirilmesi ve alt yapının hazırlanması halinde oluşacak dördüncü sektör ise turizm sektörüdür” dedi.
BURDUR GELİŞMİŞLİKTE 44. SIRADA
TUİK verilerine göre 2013 yılında yapılan çalışmaları da paylaşan Başkan Keyik; “Burdur sosyo-ekonomik gelişmişlik bakımından Türkiye’de 44. Sıradadır. İllere göre gelişmişlik endeksi -1.15’dir. İşsizlik oranı yüzde 6.9, istihdam oranı yüzde 54.9, iş gücüne katılım ise yüzde 58.9” diye konuştu.
KATMA DEĞER SAĞLIYOR
İlimiz vergi verilerini de paylaşan BUTSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Keyik, 2011 yılında 129.402.000 TL olan gelir vergisinin 2015 yılında 223.038.000, yine aynı yıllar arasında 35.118.000 olan kurumlar vergisinin 55.496.00’a, 72.048.000 olan KDV’nin ise 167.401.000’a yükseldiğini açıkladı. Gelir, kurumlar ve KDV olmak üzere vergiler toplamının 2011 yılında 236.568.000 iken 445.935’e yükseldiğinin altını çizdi.
GÜÇLÜ YANLARIMIZ
Sanayileşmede Burdur’un analizini de aktaran Başkan Keyik; gıda, tarım makineleri ve metal sanayiinde güçlü yanlarımız var dedi. Bunlardan en önemlilerinin ise hammadde ve ürün varlığını olduğuna vurgu yaptı.
ZAYIF YANLARIMIZ
Zayıf yanlarımızın ise işletmelerde bireysel ve küçük aile işletmeleri olduğunu dile getiren BUTSO Başkanı Yusuf Keyik; “Burdur için, Burdur Ticaret ve Odası ile Çalışacak, güçlü bir yatırım, porje danışmanlık ve arge birimleri kurulmalıdır” dedi.
BURDUR’DA İHRACAT – İTHALAT
İlimizin ihracat ve ithalat rakamlarını da açıklayan Başkan Keyik; “2014 yılında 182 milyon dolar iken bu rakam 2015 yılında 166 milyon dolara gerilediğini, ithalatta ise 2014 yılında 23 milyon 942 bin dolardan 2015 yılında 33 milyon 313 bin dolara yükseldiğini aktardı. İthalat- ihracat dengesine göre örnek bir il olduklarının altını çizdi.
“ŞEKER FABRİKASINI KAYBETMEK İSTEMİYORUZ”
Burdur ekonomisinin birinci derecede tarım ve hayvancılığa ve buna bağlı gelişen Tarım Makineleri sanayiine dayandığını belirten Başkan Keyik; “Burdur Şeker Fabrikasında yaklaşık 600 bin ton pancar işlenip, 7o bin ton şeker, 27 bin ton melas ve 160 bin ton yaş küspe üretip, ilimizin en geniş istihdamını sağlamaktadır. Özelleştirme programları ile Burdur Şeker Fabrikamızı kaybetmek istemiyoruz. Zira Burdur’un kaybedilmesi anlamına gelecektir” dedi.
“BURDUR GIDA ÜRETİM ŞEHRİ OLMALI”
Bölgemiz içindeki Antalya’nın, hızla ilerleyen bir turizm ve Dünya şehri olmasına dikkat çeken Başkan Keyik; “Bu durum özellikle ve öncelikle bölge içinde göç veren Burdur’a “Gıda üretim merkezi” olması hedefini göstermektedir” dedi. Bu yönde günlük 1000 ton çiğ sütün üretildiği Burdur’da Süt ve et üretim sanayisi, Bakanlığımız tarafından “Stratejik Kalkınma Planlarına alınması gerekmektedir. Gıda ve Hayvancılık İhtisas OSB leri gerçekleştrilmelidir. Bu OSB lerde çok güçlü ar-ge yapı ve laboratuvarları sağlanmalıdır” dedi.
BURDUR TEŞVİKTE 5. BÖLGEYE ALINMALI
Halen 3. Bölge teşviş kapsamında olan Burdur’un kalkınması, gelişmesi ve yatırımcı firmaların artması bakımından 5. Bölge teşvik kapsamına alınması gerektiğinin altını çizen Başkan Keyik; “Bunun gerçekleşmesi ile üretim ve kalite artışları, yurt içi ve yurt dışı rekabet gücü sağlanacak. Doğal olarak ihracatın artışı ile birlikte ülke ekonomisine katkıyı artıracaktır” sözlerine yer verdi.
BURDUR HAYVANCILIĞI İÇİN AŞI, YEM, TOHUMLAMA VE DİĞER ÇALIŞMALAR YAPILMALI
Hayvan varlığı ile ülkemizin sayılı illeri arasında bulunan Burdur’da sektörün daha iyi seviyelere gelmesi için bazı düşünce ve görüşlerini de açıklayan Başkan Keyik; “Mehmet Akif Ersoy üniversitesi araştırma geliştirme (AR_GE) lobaratuvar çalışmaları, bilimsel gelişim ve yüksek nitelikli eğitim hedefleri koymalıdır. Burdur hayvancılığı için gereken her türlü aşı, tohumla, yem, zararsız zirai mücadele ilaçları, doğal tohum ve gübre üretimleri geliştirmelidir. Bunun için bilim adamı kadroları artırılmalı, lovoratuvarlar güçlendirilmelidir” dedi.
HIZLI TREN YATIRIMI HIZLANDIRILMALI
Başkan Keyik, Eskişehir-Burdur-Isparta ve Antalya Limanı istikametli hızlı tren ve yük taşımacılığı demiryolu hattının süratle gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi.
SONUÇ OLARAK
Burdur Valisi Şerif Yılmaz’a Burdur’un ekonomi dosyasını sunan Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik; “Sorunların giderilmesi ve belirlenen hedeflerin plan dahilinde gerçekleştirilmesi halinde Burdur’un göç problemi ortadan kalkacaktır” dedi.
Vali Şerif Yılmaz “Teşekkürler Burdur”
Başkan Keyik'in sunumu sonrası bir konuşma yapan Vali Yılmaz, konuşmasının başında 15 Temmuz süreciyle ilgili açıklamalarda bulundu; Ülkemizin yakalamış olduğu ivmeden ve bölgede söz sahibi olmasından rahatsızlık duyuluyor dedi. Kendi adlarını kullanmayanlar taşeronları ile ülkeyi kaosa sürüklemeye çalışıyorlar diyen Vali Yılmaz, bu planında darbe girişimi olduğuna dikkat çekti. Milletimiz tüm bunlara müsaade etmedi diyen Vali Yılmaz, “Hamdolsun o gün Burdurumuzda da bütün kamu kurum ve kuruluşlarımızla, sivil toplum kuruluşlarımızla ve siyasi partilerle bu darbenin karşısında olduğumuzu tek yürek olduğumuzu ifade ettik. Ben o nedenle bütün Burdurlu hemşehrilerimize değişik vesilelerle ifade ettim tekrar teşekkür ediyorum” dedi
“Dışarıdan Kurtarıcı beklemeyelim”.
Burdur ticaretinin büyümesi ve yatırımların artması için yapılması gerekenleri özetledi. Devlet olarak biz üzerimize düşeni sonuna kadar yapmaya hazırız diyen Vali Yılmaz, “Burada yapmamız gereken kendi müteşebbisimizi oluşturmak. Dışarıdan kurtarıcı beklemememiz lazım. Büyümeye bakmamız lazım. Küçük aynı KOBİ şeklinde kalacaksak bir anlamı yok. O zaman belli bir süre sonra ister istemez siz kendinizi geliştirmedikten sonra hangi tesis olursa olsun batar. Rekabet etme şansı kalmaz. Bunun gelişmesi gerekiyor. Burada da öncülük Ticaret ve Sanayi Odalarımızındır öncülük yapmaları gerekiyor. Burada Kamuya düşen, devletin şu anda uyguladığı sistem itibari ile söylüyorum alt yapıyı oluşturmak, teşviklerle müteşebbisi desteklemektir” dedi.
BURADA YAPMAMIZ GEREKEN KENDI MÜTEŞEBBISIMIZI OLUŞTURMAK. DIŞARIDAN KURTARICI BEKLEMEMEMIZ LAZIM. BURADA DA ÖNCÜLÜK TICARET VE SANAYI ODALARIMIZINDIR.
Cumhuriyet’in ilk yıllarında ne sermayemiz vardı. Ne bilgi birikimimiz vardı. Ne yetişmiş insan gücümüz vardı. Onun için devlet öncülük etti. Bildiğiniz gibi KİT’ler ülkenin lokomotifi oldu. Ama serbest piyasa ekonomisi şartları içerisinde belli bir zaman sonra artık bunların öncülük değil, kamuya yük haline geldiğini gördük. O dönemde Vali olmak çok kolaymış. Şu açıdan size iş için gelen birisinin çok rahatlıkla şu kamuya gidin çalışın demek kadar ağalık yapmak, milletin parası ile ağalık yapmak kadar çok kolay bir iş yoktur herhalde. Ama ben o tesislerin devam etmesi için rantıbıl çalışması gerektiğini düşünen bir insanım. Hem istihdam sağlasın, hem katma değer sağlasın, hem de karı düzenli olsun. Sosyal devletin diğer yapması gerekenler var zaten bunu yapıyor. Ama bir örnek vereceğim burası ile ilgili söylemeyeceğim. Kütahya da Azot sanayi var. Azot sanayi 2006 yıllarında özelleştiriliyor. Özelleştirilme dönemindeki zararı 20 - 25 milyon civarında o yıl Kütahya’dan toplanan vergi miktarı 125 milyon civarında beşte birini Azot sanayine veriyoruz. 3 bin 4 bin civarında değişken çalışanı var. Özelleştikten sonra ben oraya gittiğimde çalışan sayısı 300 – 400 arasında devlete verdiği vergi 20 -25 milyon civarında şimdi bu kara millet birilerinin hatırı için birilerini çalıştırmak zorunda değil. Bakmak zorunda da değil. Özelleştirme kapsamında alınan yerlerin karlılık ve zarar oranları bakılması lazım. Bu millet bütçe açığını kapatmak için kapı kapı dolaştı. Bu devlet kredi temini için kapı kapı dolaştı. Bunları kapatmak için. O açıdan baktığınızda özelleştirme artık Türkiye’nin gerçeği. Bunu da artık herkes kabul ediyor. Burada yapmamız gereken kendi müteşebbisimizi oluşturmak. Dışarıdan kurtarıcı beklemememiz lazım. Büyümeye bakmamız lazım. Küçük aynı KOBİ şeklinde kalacaksak bir anlamı yok. O zaman belli bir süre sonra ister istemez siz kendinizi geliştirmedikten sonra hangi tesis olursa olsun batar. Rekabet etme şansı kalmaz. Bunun gelişmesi gerekiyor. Burada da öncülük Ticaret ve Sanayi Odalarımızındır öncülük yapmaları gerekiyor. Burada Kamuya düşen, devletin şu anda uyguladığı sistem itibari ile söylüyorum alt yapıyı oluşturmak, teşviklerle müteşebbisi desteklemektir.
Genel itibari ile katma değeri fazla bırakan sanayinin çok fazla olmadığını dile getiren Vali Yılmaz; eğer sizin ulaşımınız yoksa, sizin hammaddeye ulaşmanız için belli mesafe gerekiyorsa bu yatırımı sende olsan bir başkası da olsa gelip yapmaz. İlimizde mermer tesislerinin olması ocakların burada olmasından kaynaklı, yoksa Afyonkarahisar’dan getirip de mermeri burada işlemez. Yine hayvancılıkta olsun dışarıdan birisi gelip yatırım yaparsa eyvallah ama, sadece bu yatırımla ilgili derseniz başka yatırımları varsa örneğin süt işleme tesislerinin çoğunda aynı anda meyve suyu da işliyor. Günün belli bir saatinde meyve suyu belli saatinde süt işliyor 24 saat bu fabrikayı çalıştırdığı bunun her 2 hammaddeye ulaşabileceği yerler arıyor bunun çok iyi bakılması lazım paranın milliyetçiliği olmaz. İkincisi de paranın dini imanı da olmaz. Para nerede kazanacaksa oraya gider. Belki kazanan insanlarımız sosyal sorumluluk gereği yardım edebilir, destek olabilir. Ama zarar edeceği bir fabrikayı insan bile bile kurmaz.
ULAŞIMLA İLGİLİ SIKINTIMIZ KALMIYOR
Türkiye’de sanayici ve iş adamlarına en fazla destek veren sektörlerden birtanesi Devlet Demir Yolları’dır. Hükümetimiz bölünmüş yollardan sonra Devlet Demir Yolları ile ilgili hem sinyalizasyon hem de elektrifikasyon çalışmaları yapılarak bütün hatlar yenilenerek elden geçirildi. Bunu çoğu kimse bilmiyor. Bu sanayiciler için maliyet indirimi demektir. Süre ile ilgili kısalma demektir. Çoğu hatlarımızın Cumhuriyet döneminden buyana ilk defa elden geçirildiği bir dönem yaşadık. Hızlı trenle ilgili de İstanbul, Eskişehir, Kütahya, Burdur, Isparta ve Antalya güzergahı ile ilgili çalışmalar başladı. Seneye netleşmiş bir güzergah çıkacak. Yine aynı şekilde otobanla ilgili çalışma devam ediyor. Onun haricinde mevcut yollar Tefenni, Gölhisar’a kadar yapılan bölümle ilgili yol yapım çalışmaları devam ediyor. Bizim Antalya yolundan Yassıgümeye kadar 15 kilometre bölünmüş yol vardı ihalesi yapıldı. Tefenni Gölhisar istikameti sıcak asfalt çalışmaları ve yol yapım çalışmaları devam ediyor. Önümüzdeki yıllar biter diye düşünüyorum. Bizim ulaşımla ilgili sıkıntımız artık kalmıyor”
OSB ÇALIŞMALARINDAN BAHSEDEN VALI YILMAZ; “BIZLER DEVLETIN POLITIKASI ÇERÇEVESINDE DEVLET YATIRIMI VEYA FABRIKA KURMA DEVRI BITTI.
Bizlerin bundan sonraki görevi yatırımcımızın iş adamımızın işini kolaylaştırmak, yardımcı olmak. OSB'lerde bulunma sebebimizde işleri kolaylaştırmak içindir. Ben daha önce çalıştığım illerde aynı uygulamayı yaptım. Faydasının olduğunu düşündüğüm içinde devam ettiriyorum” dedi. Yatırımcının işini kendi işimiz gibi takip ederiz vurgusu yapan Vali Yılmaz; “Bundan hiçbir şekilde rahatsız olmam bilakis birisinin işine yardımcı olmam, bir tesisin açılmasında bizimde katkımızın olması oradan ekmek yenildiği müddetçe bizi sevindirir bende manevi olarak istifade ettiğimi düşünürüm. Ona yardımcı olmak için nereye gitmem gerekiyorsa fark etmez il il dolaşırım. Ankara da olsa başka yerde olsa yardımcı olmaya gayret edeceğiz. Bunu tüm arkadaşlar, hemşehrilerimizin bilmesi lazım. Biz devletin verdiği teşviklerin yanında, yerelde de destek olmaya gayret edeceğiz. Bunu bütün herkesin açıklıkla bilmesi lazım. Hizmet anlayışımızda bu şekilde devem edeceğiz.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından havza bazlı desteklemelerin açıklandığını sözlerine ekleyen Vali Şerif Yılmaz; teşvik sisteminden de ilimizin belli ürünlerde teşvik alacağını belirterek, Ülkemizin, İlimizin kalkınması için birlik ve beraberlik içinde olunması çağrısında bulundu.
Vali Yılmaz’ın konuşmasının ardından BUTSO Başkanı Yusuf KEYİK’in kendisine anmalık takdimi sonrası toplantı sona erdi.